Geçen senenin Şubat ayıydı sanırım. Televizyonlarda Ege Üniversitesi'nde karşıt fikirli iki grubun arasında çıkan olayda bir gencin hayatını kaybettiği yazılıydı.
Yazılıydı diyorum çünkü haber bültenleri onu haber yapmaya gerek bile duymamış vede sadece altyazidan vermişti.
Fırat Çakıroğlu ydu gencin adı. Ege de tarih okuyan son sınıf öğrencisiydi.
Sonradan öğrendiğim kadarıyla Ülkü Ocakları'nın Ege deki reisiymis.
Ben Ülkücü değilim. Hiçbir partiye taraf olmadığımı zaten söylemiştim.
Peki niye yazdım bu yazıyı ülkede siyasi olaylardan ölenlere aşina olduğumuz halde niye bu genç bu yazıyı yazmama sebep oldu.
Çünkü ölen kişi karşıt görüşlü iki grup kavgasında değil bizzat Pkklilar tarafından şehit edilmişti.
Evet son 15 yılda Universitelerimiz Liseler "Sol" terör örgütlerine teslim edilmiş ve buraların birer örgüt elemanı temin yeri haline gelmişti.
Yaz kampları broşür dagitmalar anarşist hareketlerle gençler bu örgütlerin kucağına itilmişti.
Ve bir genç bunlara karşı durmak istemiş onu da kallesce şehit etmişlerdi.
Şehit diyorum çünkü Fırat Çakıroğlu bizzat Vatan mudafaasinda bulunmuş ve gerekirse bu yolda can verenlerden olmuştur.
Şehit edilmeden birkaç ay önce nişanlısına birlikte gorulmeyelim sana zarar verirler demiş annesiyle son zamanlarda sürekli helallesmistir.
Mhp milletvekili Oktay Vural ı arayıp okuldaki terör faaliyetlerinden haberdar etmiş yardım istemişti.
Polise de başvurup yardım istediği bugün elimizdeki kayıtlarda mevcut. Demek istediğim şu:
Bir genç acı olayı görüyor. Susmak yerine zalime karşı duruyor. Meclisteki milletvekilinden bile destek istiyor. Ama kimse onu duymuyor. Dikkat edin zaten sehitlige hazırlandığını görürsünüz. Zira o da farkındaydı polis hiçbir olaya müdahale etmiyor gözaltına alınanlar birkaç gün sonra bırakılıyordu.
Ve şehit oldu Fırat...
Polis faili yakaladı. Meclistekiler onun üzerinden cenaze namazını kılarak reklamlarını yaptılar.
Universiteler bugün hala terör örgütlerinin elinde. Asıl tehlike dağlarda değil bizzat içimizde. Ve bunların tamamına yakını sol terör örgütü aktif eylemleri var.
Olayın vehametini şöyle anlatayım.
Ege Üniversitesi rektorunun sonradan bu öğrencileri desteklediği ortaya çıktı.
Evet bu öğrencilerin hiçbiri okuldan atılmıyor.
28 Şubat sürecinde basortululeri guvenlikcilere zevkle dovdurtup okuldan atan bu rektörler bugün Pkk ya Dhkp-c ye ses çıkartmıyor.
Yeni Fıratların şehit olmasını bekliyor polisler.
Abd de 11 yaşındaki çocuk facebook a Kurandan bir ayet paylaştığı için evine FBI tarafından baskın yapılıp sorguya götürülürken
Bizler gözümüzün önünde Abdullah Öcalan sloganları atanlara maruz kalıyoruz. Gözaltına bile alınmıyorlar.
Çünkü Terörle Mücadele nin adı var sadece.
Aliya Izzetbegoviç in sözüyle
"Size yapılan bu soykırımı unutmayınız.
Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır."
Ben Fırat Çakıroğlu na yapılanı asla unutmadım.
Sizlerde unutmayın olur mu. Zira unutulan herşey tekrarlanır bu Dünyada. Bir Fırat ın ölümünü daha kaldırmaz bu yeryüzü...
Yazılıydı diyorum çünkü haber bültenleri onu haber yapmaya gerek bile duymamış vede sadece altyazidan vermişti.
Fırat Çakıroğlu ydu gencin adı. Ege de tarih okuyan son sınıf öğrencisiydi.
Sonradan öğrendiğim kadarıyla Ülkü Ocakları'nın Ege deki reisiymis.
Ben Ülkücü değilim. Hiçbir partiye taraf olmadığımı zaten söylemiştim.
Peki niye yazdım bu yazıyı ülkede siyasi olaylardan ölenlere aşina olduğumuz halde niye bu genç bu yazıyı yazmama sebep oldu.
Çünkü ölen kişi karşıt görüşlü iki grup kavgasında değil bizzat Pkklilar tarafından şehit edilmişti.
Evet son 15 yılda Universitelerimiz Liseler "Sol" terör örgütlerine teslim edilmiş ve buraların birer örgüt elemanı temin yeri haline gelmişti.
Yaz kampları broşür dagitmalar anarşist hareketlerle gençler bu örgütlerin kucağına itilmişti.
Ve bir genç bunlara karşı durmak istemiş onu da kallesce şehit etmişlerdi.
Şehit diyorum çünkü Fırat Çakıroğlu bizzat Vatan mudafaasinda bulunmuş ve gerekirse bu yolda can verenlerden olmuştur.
Şehit edilmeden birkaç ay önce nişanlısına birlikte gorulmeyelim sana zarar verirler demiş annesiyle son zamanlarda sürekli helallesmistir.
Mhp milletvekili Oktay Vural ı arayıp okuldaki terör faaliyetlerinden haberdar etmiş yardım istemişti.
Polise de başvurup yardım istediği bugün elimizdeki kayıtlarda mevcut. Demek istediğim şu:
Bir genç acı olayı görüyor. Susmak yerine zalime karşı duruyor. Meclisteki milletvekilinden bile destek istiyor. Ama kimse onu duymuyor. Dikkat edin zaten sehitlige hazırlandığını görürsünüz. Zira o da farkındaydı polis hiçbir olaya müdahale etmiyor gözaltına alınanlar birkaç gün sonra bırakılıyordu.
Ve şehit oldu Fırat...
Polis faili yakaladı. Meclistekiler onun üzerinden cenaze namazını kılarak reklamlarını yaptılar.
Universiteler bugün hala terör örgütlerinin elinde. Asıl tehlike dağlarda değil bizzat içimizde. Ve bunların tamamına yakını sol terör örgütü aktif eylemleri var.
Olayın vehametini şöyle anlatayım.
Ege Üniversitesi rektorunun sonradan bu öğrencileri desteklediği ortaya çıktı.
Evet bu öğrencilerin hiçbiri okuldan atılmıyor.
28 Şubat sürecinde basortululeri guvenlikcilere zevkle dovdurtup okuldan atan bu rektörler bugün Pkk ya Dhkp-c ye ses çıkartmıyor.
Yeni Fıratların şehit olmasını bekliyor polisler.
Abd de 11 yaşındaki çocuk facebook a Kurandan bir ayet paylaştığı için evine FBI tarafından baskın yapılıp sorguya götürülürken
Bizler gözümüzün önünde Abdullah Öcalan sloganları atanlara maruz kalıyoruz. Gözaltına bile alınmıyorlar.
Çünkü Terörle Mücadele nin adı var sadece.
Aliya Izzetbegoviç in sözüyle
"Size yapılan bu soykırımı unutmayınız.
Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır."
Ben Fırat Çakıroğlu na yapılanı asla unutmadım.
Sizlerde unutmayın olur mu. Zira unutulan herşey tekrarlanır bu Dünyada. Bir Fırat ın ölümünü daha kaldırmaz bu yeryüzü...
Yorumlar
Yorum Gönder